Güneş. Güneş yağıyordu.
Uzun zamandır nefes alamıyordum. İyi oldu.
Önceki bloglarımı paralı hostlarda yayınlıyordum. Onca emek, onca yazı bir hostla beraber çekti, gitti. Kızdım. Bundan sonra beleş blogları yazmaya karar verdim. Geçen sene açmışım bu dükkanı. Haberim yoktu. Tesadüfen aklıma geldi. Eski defterleri karıştırmak gibi bir şey. Bu arada eski günlüğümü de buldum. Biraz sağdan soldan yazmaya karar verdim. Umarım artık kalıcı olur bu blog.
Sabahları saba tadında olsun istiyorum.
Öğlenleri rast tadında olsun.
İkindi vakti hicaza geçsin.
Akşam segah yapsın.
Yatsı vakti uşşak tadında olsun.
Salası hüseyni...
Bir de katmer tadında olsun. Üzerine peynir serip yiyelim. İftardaki ilk lokmamız gibi...
Bir de bisiklet tekerleği gibi olsun. Yuvarlak, ince, dönen... Ama patlamasın... Sürekli gitsin...
Eski bir günlüğümü bulmak gibi bir şey...
Akşam güneşi gibi olsun biraz...
Biraz kütüphane kokulu olsun blog.
Düşen hazan yaprakları gibi... Ama genç ve dinamik. Ama çok sevilsin... Ama aşk dolu olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder